Alevi inancı tarihi boyunca sayısız önderler, kamil insanlar, çağının
ve toplumun bir değil onlarca adım önünde olan insanlar yetiştirdi. Bu
insanlar sadece Aleviler için değil, bütün insanlık için çok büyük
kazanımlardır. İşte bu insanlardan biri
de ŞAH İsmail’dir. Şah İsmail çağının en önemli siyasetçisi, savaşçısı,
din önderi, yazarı ve sanatçısıdır. Aradan 500 yıllık bir zaman
geçmesine karşın Şah
İsmail’in deyişleri daha bir
güzelleşerek insanların beynin de ve yüreğindeki yerlerini korumaktadır.
Şah İsmail 37 yıllık ömründe sayısız savaşlar kazanmış, ülkeler
fethetmiş, sayısız insanı örgütlemiş ve
sayısız sanat eseri üretmiştir. Yaşadığı
dönemde değil, onu takip eden dönemlerde de Şah İsmail mazlumun dostu, barbarın, zalimin korkusu olmuştur.
Şah İsmail 17.07.1487’de
doğmuştur (ö. 23.05.1524). Annesinin adı Begüm, babasının adı
Haydar’dır. Şah İsmail doğumundan kısa bir süre sonra yetim kalmıştır.
Babası Haydar şehit edilmiş
kendisi ile ağabeyi Ali ise esir
düşmüşlerdir. Şah İsmail, Akkoyunlu devletinde çıkan taht kavgalarının
sonucu ve annesinin büyük çabası sonucu zindandan kurtulurlar. Kurtulur
kurtulmaz annesi ve ağabeyi ile
dedelerinin mirası olan ve kapalı
Erdebil Tekkesine gelerek faaliyete başlarlar. Ali babasının tahtına
oturur. Kısa bir zaman sonra Rüstem Bey’in ordusu Erdebil’e saldırır.
Ali ve arkadaşları şehit
düşerken annesi İsmail’i alıp kaçar.
Bundan sonrası büyük bir örgütlenme ve gizlilikle devam eder. Şah İsmail
artık Erdebil’in
tek kurtarıcısıdır. Erdebil Tekkesinin
taraftarları onu bu bilinçle eğitirler.
Şah İsmail 15 yaşına geldiği zaman artık halk arasında bir efsane haline
gelmiştir.
Şah İsmail kendisini
önder olarak kabul eden ve dedelerinin ve babasının yolunu sürdürmesini
isteyenlerle bir ordu kurar. İlk iş olarak dedesinin ve babasının katili
olan Şirvan hükümdarının üzerine
yürür ve ilk zaferini kazanır. Bu zafer
sayısız zaferlerin ilkidir. Hemen ardından Akkoyunluları yenerek
Azerbaycan ve İran topraklarına sahip olur. 1502 yılında da şanlı bir
devrin başlangıcı olacak Safevi
Devleti’ni kurar.
Şah İsmail’in etkisi ve
gücü salt Safevi sınırlarıyla kalmadı, Alevilerin olduğu bütün
bölgelerde bir güç kaynağı oldu. Şah İsmail boş durmuyor çeşitli
dillerde eserler yazıyor, tasavvufla
yakından ilgileniyor, bilimi o zaman
imkanları çerçevesinde inceliyordu. Bütün kültürel-sanatsal ve diğer
ilgi alanları dışında Şah İsmail Aleviliği
sistemleştiriyor, kurumlar yaratıyordu. Alevi inanç sistemini anlatan
eserler yazıyor, yazdırıyordu. Şah İsmail ve Erdebil adeta bir Alevi
merkezi olmuştu.
Eğer Şah İsmail’i tek kelime ile anlatmak gerekirse ona Aleviliği kurumlaştıran önder diyebiliriz.
Devamı..