Arama Sonuçları: cocuklara-cem-evi-ibadet-dersi

  • Çocuklara ve Gençlere Aile İçerişinde Alevilik Dersleri

    Çocuklara ve Gençlere Aile İçerişinde Alevilik Dersleri


    Alevi çocuklarına ve gençlerine Alevilik dersi gerekiyor mu? Evet, çocuklara ve gençlere Alevilik inanç dersi gerekiyor.

    Her şeyden önce bu soruya net olarak cevap vererek başlamalıyız  dersimize. Bazı çok bilmiş kimseler “artık modern bir zamanda yaşadığımızı ve inanç dersine gerek olmadığını” Alevilere empoze ediyorlar. Böylesi bir tez doğru değildir. Dünyadaki belli başlı bütün devletlerde din dersi sistemli şekilde veriliyor. Bazı ülkelerde sadece o ülkenin egemen inancı neyse onun eğitimi verilirken, bazı devletlerde ise  hem din eğitimi veriliyor hemde dinler ve inançlar hakkında öğretim veriliyor.


    Alevi Bektasi Federasyonu


    Netice itibarıyla çocuklar ve gençler anne babalarının inançları doğrultusunda eğitiliyorlar. Alevi çocukları da bu doğrultuda eğitim ve öğrenim görmeliler. Ne yazık ki Alevilik inancı yasaklı. Egemen olan Sünniler  kendi inançlarını tek doğru inanç diye dayattığı için resmi manada bir Alevilik eğitiminden yoksundur Alevi çocukları ve gençleri. Bu sebepten dolayı Alevilik inancı daha çok Alevi inançlı anne-babalar vasıtasıyla gelecek kuşaklara aktarılmalıdır. Bu satırlarında amacı budur. Amaç; Alevi ebeveynlerin çocuklarına mutlaka Alevilik inancını asgari şekilde öğretmeleri gerektiğini ısrarla hatırlatmaktır. Mademki bütün insanlık iyi veya kötü, olumlu veya olumsuz inancını gelecek kuşaklara geliştirerek aktarıyor; yani Sünniler, Katolikler, Protestanlar, Budistler inançlarını nasıl çocuklarına öğretiyorlarsa Alevilerde öğretmeliler. Bu öğretim ve eğitim için devlet imkanlarından yoksun olmamız bizleri vazgeçirmek yerine daha da şevklendirmelidir. Alevi inançlı kişiler mutlaka Alevilik inancını çocuklarına ve gençlerine öğretmelidir. Bütün insanlar bunu yapıyorsa bizlerde yapmalıyız, eğer bunu yapmazsak, Alevilik inancını çocuklarımıza öğretmezsek; Alevilik bir kaç nesil sonra yok olup gider. Alevilik yok olup gitmemeli. Alevilik için çok ağır bedeller ödendi. Bu bedeller boşuna ödenmedi, bunca acı ve kıyıma boşuna katlanılmadı. Tarih boyunca Aleviler inançlarından vazgeçmediler. Gerektiğinde hayatlarını bu inanç için verdiler ama inançlarından taviz vermediler. Alevilik inancı bu günlere bu zorlu şartlardan geçerek, milyonlarca insanın fedakarlığı, hizmetiyle geldi. Ve geldiği nokta; bütün insanlık için bir değerdir. Bu değer insanlıkla buluşmalı. Bu inanç yok olmamalı, yok olmaması için ve daha da gelişmesi için, insanlıkla buluşması için çocuklara ve gençlere öğretilmelidir.

     Çocuklara ve gençlere Alevilik dersi nasıl verilir?

    Alevilik dersinin içeriği neler olmalıdır.

     Yukarıdaki açıklamadan da anlaşılacağı gibi Alevi çocuklarına Alevilik dersi verilmelidir. Kurumsal anlamda ve okul boyutuyla Alevilik dersleri ne yazık ki yok. Bazı Alevi kurumları kendi bünyelerinde bir takım çalışmalar yapıyorlar. Yine bazı ülkelerde sembolik de olsa Alevilik dersleri okular da veriliyor. Bunlar elbette güzel çalışmalardır. İsteğimiz gerçek manada, diğer inançlara eşit şekilde bir eğitim ve öğretimin verilmesidir. Şu an işin devletler bazında Alevi inancının diğer inançlar gibi okullarda öğretilmesi  uzak bir ihtimal. Bundan dolayı iş Alevi kurumlarına, en çok da Alevi inançlı ailelere düşüyor. Bizlerinde bu yazıyla bilgilendirmek istediği daha çok ailelerdir.

    Çocuklara ve gençlere Alevilik dersi nasıl verilir? Alevilik dersinin içeriği neler olmalıdır.

    ·        Ailede verilecek dersler çocuk doğmadan başlar ve yetkin bir erişkin olana kadar sürer. Bunun anlaşılır olarak kavranması gerekir.

    ·        Aile ortamı bir bütün halinde bir derstir. Öyle saatlerle, günlerle sınırlı olmayan bir ders. Dolayısıyla en büyük ve önemli okul ailedir. Ailede verilen ders de en önemli derstir.

    ·        Çocuklar Alevi adap-erkanına göre yetiştirilmelidirler. İmkan varsa mutlaka ceme katılınmalıdır. Ceme katılım mümkün mertebe çok olunmalıdır. Şartlar uygun değilse ve imkanlar kısıtlıysa yılda en az 2 defa ceme katılınmalıdır.

    ·        Alevi dergahları, ziyaretleri, türbeleri ziyaret edilmelidir. Her defasında bütün bu yapılanlar hakkında, ziyaret edilen yerler hakkında çocuğa ön bilgiler verilmelidir.

    ·        Alevi müzikleri başta deyişler, duazlar ve semahlar olmak üzere evde, arabada çalınan-dinlenen hakim müzikler olmalıdır. Çocuk daha dogmadan bu müzikler çalınmalıdır. Biliniyor ki çocuklar anne karnındayken bile bir çok şeyi algılıyorlar.

    ·        Evde mutlaka Hz. Ali, On İki imamların, Pir Sultan Abdal, Hacı Bektaş Veli ve diğer Alevi ulularının temsili resimleri olmalıdır.

    ·        Çocuğun ismi Alevi inancında önemli ve etkili bir iz bırakmış olan bir erenin ve ya anlam dolu bir kavramdan yola çıkarak koyulmalıdır.

    ·        Çocuğun doğum gününde veya başka önemli günlerde çocuğa hediye olarak Zülfikar kolyesi veya Bağlama hediye edilmelidir. Bunun anlam ve önemi anlatılmalıdır.

    ·        Muharrem orucunda oruç tutulmasa dahi oruç ayı olduğu ve Kerbelanın ne anlama geldiği anlatılmalıdır.

    ·        Aşure mutlaka yapılmalıdır.

    ·        Nevruz anlamına uygun şekilde kutlanmalıdır.

    ·        Perşembeyi cumaya bağlayan gece evde mutlaka gülbang eşliğinde Delil uyandırılmalıdır. Zamanla Delilin uyandırılması görevi/hizmeti çocuğa verilmelidir.

    ·        Alevi uluları veya genel manada Alevilik ile ilgili kitaplar okutulmalı, bu kitaplar çocuklara hediye edilmelidir.

    Bütün burada açıklanan noktalar elbette tam anlamıyla bir Alevilik eğitimi için yetersizdir. Buradaki amaç, daha çok bir başlangıç anlamındadır. En basitinden lafzende olsa Alevi olduğunu bilmeli çocuk. Bunlarla yetinilmemelidir anne babalar. En basitinden bir Alevi dergahına, kurumuna üye olmalı, çalışmaları desteklemeli, aktif katılımla hizmet etmelidir. Hizmet ettikçe gelişir insan. Bu hizmet atmosferinde yetişen çocuklarda Alevilik Bilinci ile yetişmiş olurlar. Alevilik Bilincine sahip bir bireyde sağlam bir kişilik olur. Sağlam bir kişilik ise en küçük bir rüzgarda savrulmaz, en yaman fırtınalarda bile dimdik ayakta kalır. Böylesi bir insan her anne babanın onur duyacağı bir kişiliktir. Zaten inancın amacıda bu değil mi? İnsanı/insanları anlamlı ve mutlu bir hayatın sahibi yapmak.

    Devamı..

Son Makaleler

Popüler